Kur'an'ın insanlara bildirdiği
emirler ve yasaklar, açıkladığı hikmet ve gerçekler pek çoktur. Bunlar temel
olarak inançlara, ibadetlere, muamelata, ahlaka, Allah'ın Yüce kudretini
gösteren üstün san'at eserlerine, ibret alınacak olaylara ve diğer şeylere
aittir. Bunları şu şekilde özetleyebiliriz:
1) Kur'an-ı
Kerim, insanlara Yüce Allah'ın varlığını, birliğini, büyüklüğünü, hikmetlerini
ve kutsiyetini bildirir.
Öyle ki, felsefi görüşlere sahip olanların parlak sözleri onun yanında pek sönük kalır.
Öyle ki, felsefi görüşlere sahip olanların parlak sözleri onun yanında pek sönük kalır.
2)
Kur'an-ı Kerim, insanları ilim ve irfana, ibretle bakıp düşünmeye çağırır.
Gaflet içinde yaşamaktan insanları engeller. İnsanlara, Yüce Allah'ın hikmet ve
kudretini gösteren büyük eserlerine bakmalarını öğütler.
3) Kur'an-ı Kerim, önceki devirlerde insanlara
gönderilmiş olan peygamberlerin bir kısmı ile ilgili bilgi verir. Yüksek
görevlerini nasıl başardıkları ve bu görevler uğrunda ne kadar zorluklara
katlandıklarını bildirir. Bütün insanların son Peygambere uymalarını
emreder.
4)
Kur'an-ı Kerim, geçmiş ümmetlere ait ders alınacak en büyük ibret sahnelerini
ve tarihi olayları bildirir. İnsanları bunlardan ibret almaya çağırır.
Peygamberlere karşı çıkıp isyan eden günahkâr kavimlerin çok korkunç
akıbetlerini haber verir.
5) Kur'an-ı Kerim, insanlara daima uyanık
bir ruha sahip olmalarını ve Hak’tan gafil bulunmamalarını emreder. Nefislerin
arzularına uyarak din ve faziletten yoksun kalmamalarını öğütler. Dünyanın
maddi yarar ve zevklerine dalıp da, manevi hazlardan ve ahiret nimetlerinden
mahrum kalmanın büyük bir felaket olacağını bildirir.
6)
Kur'an-ı Kerim, müslümanlara, dinlerine sımsıkı sarılmalarını ve daima hakkı
savunmalarını öğütler. Düşmanlarına karşı da, daima kuvvetli bulunmalarını, her
türlü korunma vasıtalarını hazırlamak için çalışmalarını hatırlatır. Gerektiği
zaman savaş meydanlarına atılmalarını, din ve namuslarını, yurtlarını, maddi ve
manevi varlıklarını hem canları hem de malları ile korumalarını emreder.
7)
Kur'an-ı Kerim, medeni ve sosyal hayatın bir düzen ve huzur içinde yürümesi
için gereken esasları ve kuralları bildirir. İnsanların birtakım hak ve
görevleri korumalarını ve gözetmelerini ister.
8)
Kur'an-ı Kerim, hem şahıslara, hem de cemiyetlere, selamet içinde kalmaları
için adaleti, doğruluğu, alçak gönüllü olmayı, sevgiyi, merhameti, iyilik
etmeyi, bağışlamayı, edep gözetmeyi, eşitliği ve bu gibi yüksek huyları tavsiye
eder. İnsanları zulümden, hainlik etmekten, büyüklenmekten, cimrilikten,
intikam duygularından, katı yürekli olmaktan, çirkin söz ve işlerden, zararlı
olan içki ve yiyeceklerden alıkor. Yapılması, yenip içilmesi helal veya haram
olan şeyleri bildirir.
9) Kur'an-ı Kerim, Yüce Allah'ın bu alem için
koymuş olduğu tabiî kanunları hiç kimsenin değişteremeyeceğini anlatır.
Herkesin bu kanunlara göre davranışlarını ayarlamaları gereğine işaret eder.
İnsanlara, çalışmalarının meyvesinden başka birşey elde edemeyeceklerini
hatırlatır. İnsanları çalışıp çabalamaya teşvik eder.
10)
Kur'an-ı Kerim, Yüce Allah'ın: "Yapınız - Yapmayınız" diye emirlerini
ve yasaklarını benimseyip gereğince hareket eden mü'minler için verilecek dünya
ve ahiret nimetlerini ve elde edecekleri başarıları müjdeler. İman etmeyenlere
de hazırlanmış bulunan kötü akıbetleri, Cehennemin azap şekillerini hatırlatır.
Kur'an-ı Kerim, bütün bu açıklamaları ile insanları, yaratılışlarındaki yüksek
gayeden haberdar ederek ona iletmek ister.
Sonuç: Kur'an'ın ifadesi bir mucizedir. Bu gibi daha nice hikmet ve
gerçekleri içinde toplamıştır. İnsanlık alemi ne kadar yükselirse yükselsin,
hiç bir zaman Kur'an'ın yüksek talimatı dışında kalamaz. Kur'an'ın talimatına
(gösterdiği prensiplere) aykırı davranışlar ise, aslında yükselme değil, bir
alçalmadır.
Büyük
İslam İlmihali - 27
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder